20 Kasım 2010

Ne limonu la?

Cataniamızın sevgili tren istasyonuna gider iken yolda bir satıcıyla karşılaştım. Tezgahında kocaman, dana gibi meyveler vardı. Ne olduğunu öğrenmeliydim, eksik kalmamalıydım. Gittim abinin yanına "Bunlar ne hacı?" diye sordum. "Bunlar limon kardeş" dedi, "ama yemek için." Ortasında bildiğimiz limon var (ahah, "bildiğimiz limon" ne demekse); normal, ekşi limon işte bildiğin. Yenen kısmı orası değil, kenarlardaki etli kısmı yiyorsun, fena değil, yenir. Pek tadı tuzu yok gerçi, yani o kısım için "ekşi" diyemezsin, ekşi değil, ama "tatlı" da diyemezsin, çünkü tatlı da değil. Peki yenmez mi? Yenir, mis gibi de yenir. Hatta limon yemeyi seviyorsan ortasını da ye ekşi ekşi, senin tercihin, ben karışamam ona. Buyur.


11 Kasım 2010

Dalle strade di Catania

Madem saçma sapan fotoğraflar çekiyorum, neden o çektiğim fotoğrafların bir kısmını bloga koymayayım anlayışına kapılarak, Catania sokaklarından birkaç "enstantane" (teytey) sunmak istiyorum sizlere (oh oh) sevgili Çöpkuşakçıları.


Tarihi şehir merkezinin periferisinde yer alan Via Stella Polare'de alınmış olan bu ilk fotoğrafımızda, gördüğünüz üzere, sevgili Santo kardeşimiz "hayata veda etmiş", fakat "sevenleri" onu unutmamış ve bu afişi asmışlar: "<3 SANTO <3 HER ZAMAN KALBİMİZDESİN", adeta atamız gibi, "Santo ölmedi, yüreğimizde yaşıyor". Kimbilir hangi mafya hesaplaşmasında nalları dikti gencecik Santo. Bir de burada sokaklarda fotoğraflı ölüm yıldönümü ilanları var her yerde. "Bilmemkimin ölümünün bilmemkaçıncı yıldönümü, sevenleri gelsin şurada anma yapacağız" falan. Mafya hesaplaşmalarında ölenler bence o da, ya da Sicilya geleneği, bilemedim. Henüz bu son söylediğim şeye dair bir fotoğraf çekemedim; ama çeker eklerim, ne yani, laf.


Yine ilk fotoğrafın alındığı yere yakın bir yer olan Piazza Caduti del Mare'de çektiğim bu fotoğrafta ise, Catania fanlarının Palermo'ya olan "sevgilerini" görüyoruz: "Suck, Palermo!" Ayrıca fotoğrafın hemen sağ üst köşesinde İtalyamızda görmeye alışık olmadığımız sokak köpeklerinden birini görüyoruz. Şu ana kadar gittiğim İtalya kentlerinin hiçbirisinde (Milano, Bergamo, Siena, Floransa, Trento, Roma) sokak köpeğine ya da kedisine rastlamamıştım. Fakat Catania'da 10 gün içerisinde şimdilik 2 sokak köpeği ve 3 sokak kedisi görmüş olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Saymaya devam edeceğim.


Bu posttaki en güzel fotoğrafı ise en sona sakladım. Sanırım bunu da bir önceki fotoğrafın çekildiği Piazza Caduti del Mare'ye giden yolda, Via Maria Ss. Assunta'da çekmiş olmalıyım: "Gökyüzünde emirleri Allah verir, sokaklarda..." Sanıyorum şair burada "Nel cielo comanda Dio e nelle strade comando io" ("Gökyüzünde emirleri Allah verir, sokaklarda ben") yazmak isterken, tam "io"yu ("ben") yazacağı sırada vurulmuş. Mafya affetmez. Allah mısın arkadaşım?

Sicilya'dan bildirdim.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...